14 Aralık 2011 Çarşamba

İlaydacan kahve tutacağını ödünç alabilir miyim? Bi kahve içip geleceğim.

    Yeniliklere pek açığım. Hele bir de bu yenilikler yemekle ilgili olur ise değmeyin keyfime!
Tabii bu tanışıklıklarım bazen inanılmaz leziz iken bazen de korkunç bir tecrübe olarak tarihimin tozlu sayfalarında yer alıyor.

Mesela sushi ile ilk tanıştığım günü unutamam, slow motion olarak akıyor bütün görüntüler beynimden. Ağzıma götürüşüm, uzun uzun çiğneyip yüzümü buruşturmam, karşımda oturan arkadaşımın ''hayır Mayni hayır çiğne ve yut sakın çıkartma'' bakışları... Ya o kadar para vermişim bir de bu eziyete daha fazla katlanıp yutacak mıyım? Tabii ki hayır, hemen peçete imdadıma yetişsin, kurtarsın beni. Sağol peçete bazen gerçekten kurtarıcısın.

    Abur cubur uzmanlığımda Prof.'luk mertebesine zaten 10-11 yaşlarımda ulaşmışımdır, çalışan anne babanın çocuğu olmanın kaçınılmaz sonu sanırım... Bakkal amcalar her zaman beni çok sever, ben de onları tabii.
Yeni bir çikolata çıkınca, Mayni bak bu yeni geldi, dene derler. Hemen hemen. Hiç kırmam onları.

Şimdilerde de kahve manyağıyım. Kapitalizmin kahve kölesi benim. Starbucks fişleri dolu çantalarım. Bütçe açığımın tek nedenisin Starbucks!

   Starbucks manyaklığının farkında olan moda markaları da hemen harekete geçmiş, ben ilk gördüğümde yok artık!!! dedim mi dedim.

                  

Evet işte bahsettiğim şey, elimiz yanmasın diye karton tutacak ay pardon Starbucks'ta Türkçe konuşmak yasak nam-ı değer ''sleeve''in geldiği son nokta! Moda dediğimiz tüketim manyaklığımız hayatın her anında satışa çevirecek yenilikler buluyor. Fiyatı 105 Euro olan bu tutacağın markası da Jimmy Choo.
                                                  Jimmy Choo 

Bunu alan çıkar mı ya? demeyin. Kesin... Arkadaş grubunda öne çıkmak konuşulmak isteyen zengin ama salak kız, gün senin günün hadi yine yaşadın!!!

1 yorum: